Söz veremiyoruz şimdilerde
Gördük ki her gün farklı
Anladım, çözdüm
Diyemiyoruz öyle eskisi gibi hevesle
Haftaya görüşürüz
Atlar gelirim, sen iste yeter
Hele hele
Gözlerinden öperim
Diyemiyoruz işte eskisi gibi
Nasıl diyeceğiz?
&
Esip gürleyemiyoruz şimdilerde
Oldurmak, kotarmak istesek de
Yavaşız mecburen
Eylem fakiriyiz
Yakını düşlerken uzakta
Gidesimiz varken evcil tutsak
Derin nefesleri ala vere bitkin
Şükrediyoruz yalan değil
Yetinmenin alfabesini de söktük
Sorumluluğa asılmak dersen
Denemedik mi her gün?
İnsanız ama işte sonunda
Coşmak da geliyor içimizden
Sarhoş olmak da ara da dostlarla
Basıp gitmek istemiyorum diyen var mı bilmem
Şanınca akıp da keşfetmek istemeyen?
&
En olduranlarımız bile hayli mahcup şimdi
Bir dur bakalım hali
Nasip kısmet
Şartlar çizelgesi
Akrobasisi her gün yeniden yazılan denklemlerin
Dengeler hiç bu kadar laçkalaşmamıştı sevdiğim
Elini ver elime de gidelim derdik
Ne muazzam mucizeymiş o tatlı kararlar
Ne muazzam mucizeymiş tenin özgür masumiyeti
&
Söz veremiyorum şimdilerde
Çağırırsan yarın yanındayım bile diyemiyorum sana
Seni bırak kendimden esirgedim Akdeniz’in tuzunu
Yüreğimi korumaya kalktım heveslerimden
Şükrediyorum tabii
Şükrediyorum elimizde kalanlara da elbet
Gözün göze temasına duacıyım
Soluk yıprandı yalnız maratonunda sabrın
Soluk çok feci isyanlarda
Hak etmedi de biliyorsun bu olan biteni
Hak etmedi
Bu yargısız hükmü
Bu bitmek bilmez hücre hapsini
Soluk özünü özlüyor
Başka soluğa değesi var
Benim de…
Brüksel, 1 Mayıs 2021
Birden Osman Kavala geldi yüreğime satırlarınızı okurken. Deniz kıyısında bir köyde, denizi görmeden geçen bu (uzun hissedilen) zaman dilimlerinde yine de yeşilliğe ve kuş seslerine şükrederken, yazınız geldi. İyi geldi, hoş geldi❤️ Haksız yere kapalı kalanlara özgürlük niyetlerim dualarım katlandı🕊